görünümler-14
22 Kasım 2008 Cumartesi |
Gönderen
Sefer ÖRÇEN
zaman:
07:49
0
yorum
Etiketler: görünümler
bir an
Bir an gelir ki davetine cevap verir iç aydınlığım,
bir pencere açılır akıp giden zamana,
İki yabancıdan öte, hatırlar sorulur sıradan,
yakalanır bağımlı sevdalar bir an da soluklanır fırtına,
Bir bütün aşktı ayrılık küllerinin savrulduğu,
bende yaşadığın sürgününe son noktadır pişmanlığım.
Sefer ÖRÇEN (Ocak,2008,Van)
serzenişler
Dilsiz korkudan serzenişler
sokaklardan elerken seslerini
duyuyorum uykusuz gecelerde
suskun göçen yağmurları,
Rüzgarını bekleyen tanrıların
gök kapılarına sunak endişelerle
gözlerimden akan yitikleri
sayıklarken savruldum gece yollarına,
Avazladım yıllarımı gözlerime
serseri yolcusunu uğurlarken
sözcüklerini ünledim gamlı
gözyaşlarımı bezerken yalnızlıklar,
Bakarken göremediğim eskimiş
denizin bulvarlarında sarı güneşini
öldürdüm soluklarında martının,
Yıldızlarını boyarken eskiden
genç ufkun ışıltısına asılı
gecelerden yoksun dağlarında,
İsyanım hepsinin kabusuna
geri kalmış tarihin ölümüne
gülümserken yazılmamış öyküsüne
serzenişler dilsiz korkudan ezeli.
Sefer ÖRÇEN (Kasım,2008,Van)
ülkem
Ayaklarımda büyüdü ülkem
Zamanın en uzun yolunda
Belkilerle havadan sudan
Kuzeydendi gelen rüzgar,
Gemimi götürürken güneşe
Özlemimdi doğudan batı
Kör zamanın bin yerinde
Kanatlandı göklere yüreğim,
Yolda durduğum bir yerde
Gemimde evimin sıcaklığı
Vardığımda sabahtan akşama,
Yalandı yeminlerin aşk üstüne
Su üstünde mahallelerdi gidilen
Yollarda gözden ırak tekerleklerle
Şehirlerin üstünde gidip gelen
Bilinmeyen uzaklarda ülkem.
Sefer ÖRÇEN (Kasım,2008,Van)
görkemli aşk için muamma
Görkemli aşk masalıydı yaşadıklarım
Oldukça görkemli savrulup duran
Gece çökerken görkemli sırlarıyla
Yer kaybolurken sislerle görkemli
Aşk dans ederken beynimde
Ruhumda aşk beni çıldırtan
Öpücüklerdi yeşeren aşk yolunda
Güneşimde eridi sonsuz aşk
İçin için yangınlarda kaybolduğum
Senin için mecnunu ararken
Seyyahlar sevda için divane
Mutluluk yolunda aşk için
Muamma benim yaşadıklarıma inanman
Bir muamma çözülürken gizemli
Rüyasında varlığın muamma gecesi
Görkemli aşk için muamma.
Sefer ÖRÇEN(Ekim,2008,Van)
resimlerim-65
13 Kasım 2008 Perşembe |
Gönderen
Sefer ÖRÇEN
zaman:
06:19
0
yorum
Etiketler: Resimlerim
ele avuca sığmaz pencere
Ele gidelim söyleyerek türkümüzü
Verelim ele halayın rüzgarını
Kardeşlik sofrasında ele alem
Devran dönerken düşerken ele
Avuca sığmaz deli yürek
Konunca avuca yaşam nişanesi
Nakşeder kınasını avuca usulca
Biçare güldü dökülen avuca
Sığmaz anlattıklarım çağlar boyu
Tarih sığmaz akıl cenderesine
Sarmalına can sığmaz ötelerde
Çarpan yürektir dile sığmaz
Pencere açılırken yeni güne
Aydınlıktır pencere uzaklara hasret
Kapanır göğsündeki pencere bahtsız
Ele avuca sığmaz pencere.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
bekliyor olacaksın beni rıhtımda
Bekliyor camlarda esneyen rüzgar
Gelmeni bekliyor güz sabahında
Islak kaldırımlarda bekliyor sabırsız
Kuşluk vaktini delice bekliyor
Olacaksın sonunda başucumda bekleyen
Islık olacaksın arkamdan koşan
Acemi çaylak olacaksın sonunda
Aşk düşkünü yürek olacaksın
Beni unutma sakın enginlerde
İçindeki beni deli çocuk
Seyir defterinde beni anılarla
Başbaşa bırakıp giderken beni
Rıhtımda demir alırken sessiz
Sallanır rıhtımda beyaz mendilin
Son yolcusunu rıhtımda umutla
Bekliyor olacaksın beni rıhtımda
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
ay düşerken bozuldu büyü
Ay yükseldi zirvesine dağların
Kırıldı ay bulutların gölgesinde
Sığındı mevsimine ay büyürken
Doğarken sancısında büyülü ay
Düşerken akşamın hüznü umutlara
Sevda düşerken maviye tutkun
Yol ayrımında düşerken ayrılığa
Sana yazdıklarıma yenik düşerken
Bozuldu düzenin sonsuz boşlukları
Yeşili bozuldu doğada kanayan
Uzaklarda dostluk bozuldu yürekten
İç sızısıydı aşk bozuldu
Büyü aya yükselirken burcunda
Kötürümdü büyü aydınlık varken
İçilirken iksirdeki büyü düşleri
Ay düşerken bozuldu büyü.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
soluklanır gün ışığı günlüklerde
Soluklanır güne bakan güneşe,
Işığına soluklanır büyüme telaşında
Salınırken rüzgarla soluklanır aşka,
Yolculuk vaktinde düşlere soluklanır
Gün ağardı oynaşırken zaman
Yanan gün beklenenden öte,
Dönüşürken geceye gün sancısında
Geleceği doğurur yepyeni gün,
Işığı gördüm yıkayan aydınlığı
Penceremdeki ışığı dost bildiğim
Kaldırımlara vuran ışığı gördüm
Karanlıkları delen soylu ışığı
Günlüklerde saklı sana yazdıklarım
Yanan günlüklerde içimdeki sen
Okuduğun anki günlüklerde bizle
Soluklanır gün ışığı günlüklerde.
Sefer ÖRÇEN (Ekim 2008,Van)
gün batarken aşka yorgun
Gün elenince hüzne doğru
Gelen gün müjdesiyle doğan
Dağlarda çöken gün tüterken
Umuttur sevdalara yeni gün
Batarken aşkın sihrinde can
Gün batarken sancılı yürek
Çarpar yangınında batarken gemim
Dalgalara kapılıp enginlere batarken
Aşka gönül vermez aşık
Ümitsiz aşka ödenmiş bedel
Ödülüdür yanan aşka zamanın
Durduğu akşamdır divane aşka
Yorgun düşerken dönen seferinden
Suya yorgun sevdalı buluta
Kanat çarpar yorgun savaşçı
Gün batarken aşka yorgun.
Sefer ÖRÇEN (Ekim 2008, Van)
benimle oyun oynarmısın
Benimle gel düş bahçelerine
Seyret benimle yedi iklimi
İçerken güneşi benimle sarısıcak
Batacak sancılı gün benimle
Oyun keyfidir dar sokakların
Keşfidir oyun tadının dayanılmazı
Saklanırken köşelerde oyun bozan
Körebenin onulmaz aşkıdır oyun
Oynarmısın taşlarla yüksek kaldırımda
Birlikte oynarmısın avlu kuytularında
Yaşamın kumarını oynarmısın rastgele
Varmısın benimle oyun oynarmısın.
Sefer ÖRÇEN (Ekim 2008,Van)
iki büklüm
Işıklar sergilendi ayaklarımda
iki büklüm söylenirken acı,
Canavardı felaket tamtamları
mutsuzken hava,
Acılar tırmandı kucağıma
kuşlar boşanırken,
Çiçekler açtı kimseler farketmeden
güneş sızdı odama,
Koşturduğum mahallede büyüdü ay,
ayaklarımdan asıldım kuşlar boşanırken
akıl koşarken iki büklüm.
Sefer ÖRÇEN (Ağustos 2008,Altınoluk)
aşkibola
Gözlerim kuru ve çatlak zor zamanlara muhtaç,
İsterdim tarihin kuytularında gördüğüm düşü üstümden atmayı, açıkken nefretin ve arayan gözyaşlarım yokken,
aydınlık yokken gözlerimi istedin kazmak için toprağını,
Bağışla beni zor zamanlara muhtaç dizginleri boşandı yılkı atlarımın can alıcı ellerim de yok artık, yalvarsanda gözlerim kuru ve çatlak.
Sefer ÖRÇEN (Ağustos,2008,Altınoluk)
5 Ekim 2008 Pazar |
Gönderen
Sefer ÖRÇEN
zaman:
00:09
0
yorum
Etiketler: şiirllerim
UYURGEZER ZAMAN
Uyurgezerken yaptıklarımı anlatırım
göz boyacıya, tutuklu yetiştirdiğim fidanları
ortalık ışırken günlük nöbetinde,
Cesaretin kucağında kimse yokken
öğrencisiyken ölmeyi öğrenmenin
sırrını ararken varoluşlarda,
Bitmez uykuda can yoldaşım dönünce arkasını,
yanaşırken sesime akan suyun kokusu
oynaşırken evimin telaşı,
Sorgularının yanıtını ararken doğan günde
kimseye gözükmeden el çabukluğunda.
boşalırken uyurgezer zaman.
Sefer ÖRÇEN (Ağustos,2008,Altınoluk)
kayaç aforizmaları-20
Bir başka mağmayım
Yeniden doğarım derinliklerinde yerkürenin
Yayılırım çıkmadan yeryüzüne
Utanırım soğurum yavaş yavaş
Ateşim söner kristallenirim
Kuva, Plaji, Ortok olurum
Bazen de Biyoti, Hornbi Pirok.
Milyonlu yıllar yıpratamaz beni
Sizinleyim ezelden beri.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-19
Yılan yeşillim, vebalim,
gözbebeğim, okyanusların piri.
Değiştin başkalaştın kristal kervanında
adını Antigorus bahşetti.
Kutsandın okyanusların yarıklarında
kabına sığmadan,
açıldın kainatın kapıları gibi.
Yeni dalma batmalara yelken açarken
Renk evreninin büyüsünde.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-18
Ben mağmayım, kimse duramaz önümde
uyanırım yeryüzünde, üşürüm.
Soğurum, kristallenirim ansızın
siyah simsiyah.
Doğal camıyım ben evrenin
rengarenk kristaller içinde
galaksilerden gelen seyyahlar gibi.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-17
Yer tarihi 150 milyon 525 bin 338
Yerküreye çok yakın
Manto-1 istasyonundan kalkan
Son mağma treni
Olivi ve Plaji’yi götürdü
Dönülmez seferine.
Soğuyup zaman tünelinde
Mağnezyumla yaşam buldu
Keşfeldi Trokto gezegeni
Tarih: 2006 Mayıs 12.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-16
Okyanuslar altında yirmibin fersah,
Mağmanın son sortisinde
Yarıldı levha devasa bir haykırışla,
Açıldıkça açıldı yer evreni
Buluştu okyanusların azgın suları
Yeşile boyandı sırtlar her çeşit
lif lif kristallendi
oluştu yılan gibi.
Tarih yazdı bu kayaçlar
Gün gibi güneş gibi.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-15
Bir kayacın hatıra defterinden:
“Sıcaklık dayanılmazdı
Yüzeyde soğumuştum,
En son Plaji ile Pirok’u hatırlıyorum
Birbirlerine kenetlenmişlerdi,
Yuvarlak, elips, badem şekilli boşluklarda
Birçok mineral dostlarımı gördüm
Yüzlerinde buruk bir tebessüm vardı
Nemrut yanıyordu
Gerisini hatırlamıyorum…”
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-14
Yerin derinliklerinde
Kristallenip katılaşırken
Aklımdan hiç çıkmadı
Plaji, Biyoti, Hornbi’nin dedikleri;
“Birgün gelir değişirsin
Başkalaşırsın
Bakmazsın kimsenin yüzüne”.
Ateşi ihaneti görünce
Benliğimden sadece bir ben ile
Engin denizlerde suskun balıklar kaldı.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-13
Denizlerde doğan
Atalarıma borçluyum özümü,
Sen ki bana yarenlik edersin
Canlı varlığım,
Bulaşırsın siyah siyah
Değişir doğarsın yeniden.
Resimlerimde ararım seni
Suskun kristallerini kuşatan
Boyalı kuşum,
Ben sana vurgunum
Yerküre bahçelerinde
Mecnun olmuşum.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-12
Seni ben büyüttüm
Sıcaklığımla bastım bağrıma,
Üzerimdeki çizgiler bu nedenledir.
Kalsiyum, Mağnezyuma
Borçlusun varlığını,
Başkalaştığında sürüklenmiştin
Ta uzaklara kayıp giden yıldızlarla
Adın yazıldı taşlara
Marmara akşamlarında.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-11
Beni, bu yer havaları mahvetti,
Düşünemezdim ateşin bu kadar acımasız
Baskıların nedensiz olduğunu.
Her şey bir anda oldu
Kristallendik,
Sen gri-mavi ben rengarenk
Değiştik, başkalaştık
Anılarda kaldı
Yerküre türküleri.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-10
İki yabancı, sen ve ben
Soluk ve canlı
Renklerin uyumu boyar,
Dizilir iğne iğne,
Soğuduğunda teri
Mağnezyum sunaklarında.
Ezilir yaprak yaprak
Değişir sonbaharında
Islak ve kaygan
Yerküre sokaklarında.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-9
Yaklaştık yeryüzüne
Demir alma zamanı sisler bulvarında,
Soğuduk yeni evrenimizde,
Sütun anıtlarda
Candandır yarenliğimiz.
Plaji, Kuva, Feldi nakşetti
Kristallerini doğanın tuvaline.
Selam olsun kraterlere
Dostlara selam olsun.
Sefer ÖRÇEN (Ekim,2008,Van)
kayaç aforizmaları-8
Mağmanın eşsiz ürünü,
Minerallerin şahı
Mikaların gözdesi, pul pul,
Renk renk, canlı heyecanlı.
Soğudukça özler killerini
Değişir başkalaşırsın doğallığında.
Renkli kar teneleri dökülür,
Mutluluğun resmi oluşur
Taş tuvalinde.
Sefer ÖRÇEN (Van, Ekim 2008)
kayaç aforizmaları-7
Dayanılmaz sıcaklığımla
Kristallenirim kendi halimde.
Plaji, Feldi, Hornbi dostlarımla
Yaratırız yeşilin en güzelini.
Akarız, adlanırız Compton şelalelerinden
Asaletimizle kayaç evreninde.
kayaç aforizmaları-6
Öykünürdüm seyyahlığına.
Görkemliydi kristallenmen
İğnelerin göz kamaştırırdı,
Tel tel saçılırdı yeşil ebruların.
Değiştin başkalaşım rüzgarlarıyla
Yönlendin doludizgin
Suskun yaprak misali.
kayaç aforizmaları-5
kayaç aforizmaaları-4
kayaç aforizmaları-3
Zeytin taşıyım adımla sanımla, benim eserimdir ressamın tuvalindeki nüanslar. Beni keşfettin artık insanoğlu,okyanuslarda barınamazsın, artık senin de dostundur Plaji, Piro, Olivi, seslendirin yerkürenin senfonisini. Kavak yelleri eser ki yer yer, mezarı olurum uzakların dağlarında.
Sefer ÖRÇEN (Temmuz,2008, VAN)
kayaç aforizmaları-2
Sefer ÖRÇEN (Temmuz,2008,VAN)
kayaç aforizmaları-1
Sefer ÖRÇEN (Temmuz,2008,VAN)
resimlerim 53
1 Haziran 2008 Pazar |
Gönderen
Sefer ÖRÇEN
zaman:
03:20
0
yorum
Etiketler: Resimlerim